12 Ocak 2009 Pazartesi

Masa üzerinde nasıl uyunur? (resimli anlatım)

Evet. Gelelim şimdiye kadar kimsenin değinmediği en önemli konuya. Sabahlıyoruz evet, ama biraz da uyumak lazım arada... Peki nasıl? Çöldeki kutup ayısı tecrübelerini sizinle paylaşıyor. Buyrun efendim.

1) Öncelikle uyunacak yer seçimi.
Huzurlu bir uyku uyumak için bu şart. Fotoğrafımız geliyor hemen:

Fotoğrafta da açıkça görüldüğü gibi rahat bir uyku için etraftaki ses kaynaklarından olabildiğince uzakta olmak gerek. Bu kaynaklar da genellikle uyuyan diğer insanlar olur. Feci horlar bunlar, öyle böyle değil. Allah muhafaza yakınlarında olsanız uyumanıza imkan yok. O yüzden burayı iyi çalışın.

2) Uyku Pozisyonu
İkinci koşulumuz doğru pozisyonda uyumak. Bu koşulu sağlamadığınız zaman ya uyuyamazsınız, ya da uyandığınız ana lanet edersiniz. Bel mel kalmaz. Aman diyelim. Görsel geliyor:

1 numarada gördüğümüz gibi kafayı doğru açıda tutmak gerek. Kafatasının arka kısmındaki çıkıntı (herkeste var mı bilmiyorum ama bende var ondan) masayla doğrudan temas etmemeli. Canınız yanar yoksa.
2 numaraya geldiğimizde, bel-kalça kombinasyonunu görüyoruz. Açılı yatılmalı ki kuyruk sokumu ve omurilik bir tarafımıza batmasın. Kötü oluyor oda. Olanlar oldu oradan biliyorum.
3 numara ise genelde ihmal edilen ancak edilmemesi gereken ayrı bir konu. Bileklere dikkat (bkz: ronaldinho). Ayaklar düz uzatıldığı takdirde bilek ile kaval kemiğinin birleştiği yerdeki kemik (adını bilemedim) batıyor. Acıyor biraz.

3) Hava şartlarından ve güneşten korunma
Uyuyanın üstüne kar yağarmış derdi anneannem. Hala da der onlarda kaldığım zaman. Geceleri gelir üstümü örter. Çok severim onu. Pamuk gibi kadındır. Görselimiz gelsin:


1 numarada bir adet mont görmekteyiz. Geceleri Taşkışla buz gibi olur. Gerçi şimdi kaloriferleri yakıyorlarmış bir nebze sıcaktır. Ama siz siz olun üstünüzü ortmeyi unutmayın. Anneannemi dinleyin.
2 numara biraz konu dışı olmuş şimdi farkettim. Alarm onlar. Geçiyoruz.
3 numara ise güneşin zararlı etkilerinden korunmak için bir adet ultraviyole ışın filtresi. Şaka lan. Gazete o. Güneş gözümüze girmesin diye örtüyoruz onu da. Bu da önemli.

Çöldeki kutup ayısı'nın tecrübelerinden bir kuple sundum size. Hepsi birebir yaşanmış olaylardır. Hatta fotoğraflardaki tip benim. Neyse. Hepinize kolay gelsin. İyi çalışın. Öptüm.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder